19 Mart 2020 itibariyle Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Covid-19 pandemisini Uluslararası Sağlık Tüzüğü kapsamında halk sağlığı acili ilan etmiştir. Bu sebeple bağışıklama hizmetlerinin aksayabileceğini, aşıyla önlenebilen hastalıklarda artış olabileceğini belirtilmiştir. Bu sebeple dünyada ve ülkemizde önlemler alınmış, planlamalar yapılmıştır. Bağışıklama hizmeti koruyucu sağlık hizmetlerinin vazgeçilmez bir parçasıdır ve Covid-19 pandemi döneminde önlemlere uygun bir şekilde birinci basamakta aksatılmadan sürdürülmeye devam etmektedir.
Salgın hastalıklardan korunmanın yöntemlerinden biri aşılamadır. Covid-19 ile mücadele kapsamında aşı çalışmalarına hızla başlanmış olup aşı ile ilgili çalışmaların olumlu sonuçlar verdiğini açıklayan şirket ve kurumlar Pfize / BioNTech (ABD-Almanya), Gamaleya Institute (Rusya), Moderna (ABD) Oxford Üniversitesi / AstraZeneca (İngiltere) olmuştur.
Aşıların onay alıp uygulanmaya başlanmasıyla dünya nüfusunun büyük bölümünün aşılanmasının aylar hatta yıllar sürebileceği söylenmektedir. Mesele sadece aşılamak da değil. Sürü bağışıklığına ulaşılıp ulaşılamayacağı, aşıların etkisinin ne kadar süreceği, aşının hastalığı engellemekte ne kadar etkili olacağı gibi etkenler de önemli role sahiptir.
Birinci basamakta hiçbir şeyden ödün vermeden tam performansla çalışmakta olan aile hekimliklerine pandemi sürecinde okul aşıları eklenmiş, erişkin aşılamalarıyla koruyucu hizmetler aksamadan devam etmiştir. Covid-19 aşılaması için yine aile hekimlikleri adres gösterilmiş ancak eksiklerin giderilmesine yönelik herhangi bir adım atılmamıştır.
Sağlık bütçesinde koruyucu sağlık hizmetlerine yeterli payın ayrılmadığı gibi, yeterli hekim ve ebe-hemşire istihdamı sağlanmaması konusunda hala ısrar edilmektedir. Pandemi öncesi normal şartlarda bile zorluklarla hizmet vermekte olan birinci basamak personel eksikliğini pandemi döneminde daha fazla hissetmiştir. Ekip olarak çalışılması gereken bir sistemde inatla aile sağlığı merkezleri her daim son dakika çaresi gibi muamele görmüş, asla geri dönüşler dikkate alınmamış, iş üstüne iş yüklenmiştir.
Covid aşılaması için randevu ile az sayıda kişi aile sağlığı merkezlerine yönlendirilse bile personel yetersizliği ve kişilerin “bana da aşı yapsan ne olur? Beni öne alsanız bir şey mi olacak?” gibi hastaların istekleri ile tartışmalar istenmese de yaşanacak olup sağlıkta şiddete davetiye çıkaracaktır.
İyi planlanmamış, aceleye getirilmiş olan bir aşılama kampanyası başarısızlık ile sonuçlanmaya mahkumdur. Aşı kampanyasının başarıya ulaşabilmesi için, yeterli hekim- hemşire istihdamı, ayrı aşılama alanları ve giriş çıkışlar, soğuk zincirin sağlanması için gerekli tedbir ve destekler, iyi bir organizasyon ve tüm sağlık kurumlarının katılımı ile seferberlik ruhuyla mümkün olacaktır. Tek bir kurum veya kuruluşa aşılamanın bırakılması ve aceleye getirilmesiyle hatalar olacaktır ve kampanya başarısızlığa uğrayacaktır.