Özel sağlık kuruluşlarında çalışan dişhekimleri, hizmet sözleşmesiyle çalışır. Özel sağlık kuruluşlarının ağız ve diş sağlığı kliniklerinin kiralanması şeklinde bir ilişki kurularak oluşturulan çalışma biçimi hukuka aykırıdır.
Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununa 2015 yılında eklenen bir madde ile bir kısım hekimler için, özel hastanedeki çalışmalarının doğal akışın dışında değerlendirilmesine olanak veren kurallar getirilmiştir. Asıl olarak hizmet sözleşmesiyle çalışan hekimler, şirket kurup mevcut işverenine fatura keserek, hizmet verdiği yerde sanki ayrı bir işletme faaliyeti yürütüyor gibi kabul edilebilmiştir bu kanan düzenlemesiyle.
Özel hastane işverenlerinin ihtiyaçlarına uygun olarak çıkartılan bu kanunun hukuka aykırılığı bir yana, kapsamı sadece bir kısım özel hastane ve sadece hekimlerle sınırlıdır. Bu sınır görmezden gelinerek bütün bağlık kuruluşlarına ve dişhekimlerine de genişletilerek uygulanamaz.
Çalışan ile işveren arasındaki asıl ilişkiyi olduğundan farklı gösteren bu sözleşmeler sosyal güvenlik bakımından tümüyle geçersizdir. SGK, tarafların nitelemelerine değil işin yapılma biçimine bakarak değerlendirme yapar. Bu değerlendirmede taraflar arasındaki ilişkinin yürütülme şekli işçi işveren ilişkisi ise ücret, bordro, sosyal güvenlik primi gibi unsurlar aranır; bulunmadığında işverene idari para cezası kesilebilir.
Klinik kiralama adı altındaki tanımlamalarla çalıştırılan dişhekimleri ise yıllık izin, fazla çalışma, kıdem tazminatı gibi iş hukukundan kaynaklanan haklarını kaybetme riskiyle karşı karşıya kalabilecektir.
Bu nedenle, ister işveren isterse klinik kiralayan işçi dişhekimi olsun, bütün tarafların zarar görebileceği bir sürecin oluşturulmamasını; bu yöndeki çalışmalardan en kısa zamanda vazgeçilmesi gerektiğini meslektaşlarımızın bilgisine sunarız.
Taşeron Dişhekimliği Mümkün mü?’ Bilgi Notu İçin Tıklayınız…
Türk Dişhekimleri Birliği