EGE ECZACI ODALARI DANIŞMA KURULU
SONUÇ BİLDİRGESİ
Ülkemizin içinde bulunduğu ağır ekonomik koşullar, her sektörü olduğu gibi ilaç ve sağlık sektörünü de derinden etkiliyor.
Eczanelerin ekonomik anlamda yaşam mücadelesi verdiği, ekonomik iyileşme olmazsa, hayatlarına devam edemeyecekleri, ilaç ve eczacılık sektörünün büyük bir çıkmazın eşiğinde olduğu örgütümüzce uzun yıllardır ve defaten çeşitli platformlarda dile getirilmekte ve çözüm önerileri ilgili makamlara iletilmekteydi. Yüksek enflasyona bağlı olarak artan masraflar, düşük karlılık ve bir türlü iyileştirilemeyen kar oranları; eczaneleri bir kıskaca almış, hayatlarına devam edemeyecekleri noktaya getirmiştir. Kısaca artık deniz bitmiştir.
Ekonomik krizin sağlık sektöründeki yükü eczacıya taşıtılmak istenmekte, taşın altına elini sadece eczacının koyması beklenmektedir.
İlaç firmaları ve özel depolar, kendilerini kurtaracak ekonomik önlemleri vakit kaybetmeden almıştır. Yıllardır belli bir ekonomik düzende ve vadeler ile çalışan eczanelerin ‘’ben yaptım oldu’’ düşüncesiyle bir günde vadeleri kısılmış, tüm ekonomik planı altüst olmuştur. Zaten maddi sıkıntıda olan eczanelerden kısalan ilaç vadelerini devlet adına fonlaması istenmektedir.
Yıllardır, sektörün bir bileşeni olan özel ecza depoları ilk sallantıda, onları var eden ve bugünlere taşıyan paydaşlarını, yani eczaneleri sırtından bıçaklamıştır.
Bu dayatmayı ve kolaycılığı kabul etmiyoruz. Eczacı yıllardır örgütlülüğü ve birliği sayesinde dizini yere değdirmemiştir, yine değdirmeyecektir.
Sosyal Güvenlik Kurumu’nun yaptığı ilaç ödemelerinin vadesinin kısaltılması, 60 gün içinde ödemenin yapılması içinde bulunduğumuz ekonomik koşullarda elzem bir hal almıştır.
Ayrıca İlaç fiyatlandırılmasında kullanılan Euro kurunun piyasa rakamlarının çok altında kalması, özellikle ithal ilaçların temininde kendini iyiden iyiye hissettirmeye başladı. Önlem alınmazsa; kısa vadede piyasada yeterli ilaç bulamayacağımızı ve halk sağlığı açısından ciddi sıkıntılar yaşayacağımızı yetkili otoritenin dikkatine sunarız.
Eczacının masasındaki bir diğer gündem ise, Eczacının emeğiyle sermayesiyle alın teriyle markalaştırdığı ürünleri eczane dışına çıkarılmak istenmesi.
Ege Eczacı Odaları Danışma Kurulu olarak, olayın bir ürünün eczane dışına çıkması değil, ‘’eczacının emeğinin çalınması’’ olarak gördüğümüz ve buna karşı sessiz kalmayacağımızı beyan ediyoruz. Örgütümüzün başlattığı direnişin arkasındayız ve neticeye ulaşana kadar ilk günkü azim ve kararlılıkla sürdüreceğiz.
Kooperatifçiliğin temellerinin atıldığı ve Ecza Kooperatifçiliğinin anavatanı diyebileceğimiz Ege Bölgesi, EDAK’ın faaliyetlerini durdurmasının ardından kooperatifsiz bir döneme girmiştir. Kooperatifler, ‘’Eczacının ekonomik örgütü“ kalıbına sığmayacak kadar değerli, elzem ve olmazsa olmaz yapılardır. Eczacının zor gününde sığınacağı tek limanın kooperatif olduğu günümüz ekonomik koşullarında bir kez daha teyit edilmiştir.
Bölgemizde hızlı şekilde bir kooperatifin hayat bulması bizim önceliğimizdir. Ege Bölgesi’nin kooperatifsiz kalmaması adına Ege Eczacı Odaları bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonrada aynı kararlılıkla çalışmalarına devam edecek, sorumluluk noktasında üzerine düşeni tereddütsüz yapacaktır.
Saygılarımızla.
TEB 3. Bölge İzmir Eczacı Odası
TEB 7. Bölge Bursa Eczacı Odası
TEB 9. Bölge Eskişehir Eczacı Odası
TEB 15. Bölge Isparta Eczacı Odası
TEB 16. Bölge Denizli Eczacı Odası
TEB 21. Bölge Aydın Eczacı Odası
TEB 29. Bölge Manisa Eczacı Odası
TEB 30. Bölge Balıkesir Eczacı Odası
TEB 32. Bölge Muğla Eczacı Odası
TEB 33. Bölge Afyonkarahisar Eczacı Odası
TEB 35. Bölge Kütahya Eczacı Odası
TEB 36. Bölge Çanakkale Eczacı Odası
TEB 46. Bölge Uşak Eczacı Odası
TEB 54. Bölge Burdur Eczacı Odası