Yetim ilaç (orphan drug) olarak adlandırılan, nadir hastalıkların tedavisinde kullanılan, bilimselliği kabul edilmiş, üretimi az ve bu nedenle üretim maliyeti yüksek olan, ilaç endüstrisinin de kar oranı düşük olduğu için yatırım yapmaktan çekindiği ilaçların meclis gündeminde ele alınması için son dönemde yoğun çaba sarf ediliyor.
Menekşe Tokyay/Euronews
Yetim ilaçlar konusu, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu kapsamına giriyor. Sağlık Bakanlığı, yetim ilaçları Avrupa ve ABD’deki muadil sağlık kurumlarının kriterlerini baz alarak kabul ediyor.
Ancak ilgili taraflar, bu ilaçlara “yetim ilaç statüsü” verilmesine olanak sağlayan bir yönetmelik hazırlanması çağrısında bulunuyor. Bu şekilde ilaç şirketleri en az 7000 türü olan nadir hastalıklara yönelik araştırma yapıp ilaç geliştirmeye teşvik edilebilecek, nadir hastalıklara yönelik daha fazla ürüne ruhsat onayı verilebilecek, ilaçlar hastalara daha hızlı ulaştırılabilecek.
Dünyada yaklaşık 300 milyon, Türkiye’de ise ağırlıklı olarak genetik sebepli bu hastalıklardan yaklaşık 7 milyon kişi etkileniyor.
TEB’in yetim ilaçlar konusunda rolü büyük
Türk Eczacıları Birliği (TEB) bünyesindeki İthal İlaç Birim Koordinatörü Ecz. Erdinç Kenan, euronews Türkçe’ye verdiği demeçte, süreci şu şekilde açıklıyor:
“Yurtdışından ithal edilen ve çok az hastası olan, zorlu ve maliyetli üretim teknikleri gerektiren yetim ilaç olarak adlandırılan ilaçlar, bazı firmalar tarafından dünyadaki tüm hastalar için üretiliyor. Maliyet, patent, talep gibi nedenlerden dolayı üretici firmalar bu ilaçları Türkiye’de üretmiyorlar. Sağlık Bakanlığı ile TEB arasında imzalanan Protokol gereği TEB, Türkiye’de ruhsatlı olmayan ilaçları yurtdışından ithal ediyor.”
2017 yılı verilerine göre, Türkiye’de sadece 54 yetim ilacın bedeli Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından ödeniyordu. Ancak yıllar içerisinde bu rakamlar artıyor.
TEB tarafından 2017-2019 yılları arasında yaklaşık olarak 155 farklı yetim ilaç yurtdışından ithal edildi, maliyet açısından yurtdışından ithal edilen ilaçların yüzde 87’si yetim ilaç kategorisindeki ilaçlar oldu.
Süreç nasıl işliyor?
Bir doktorun yeni bir yetim ilacı hastasında kullanabilmesi için öncelikle Sağlık Bakanlığı’ndan onay alması gerekiyor. İlgili ilacı Sağlık Bakanlığı’nın bilimsel komisyonları inceledikten sonra uygun görürlerse onay veriyorlar.
Onay verildikten sonra hastalar TEB’e başvuruyor. TEB, dünya çapında söz konusu yetim ilaca dair yaptığı araştırmaları Sağlık Bakanlığı’na sunuyor ve kabul olur ise ilaç, Yurt Dışı İlaç Listesi’ne ekleniyor.
SGK’nın ilacı ödemesi için ise TEB etkin madde üzerinden fiyat araştırması yapıp sonuçları SGK’ya bildiriyor. Daha sonra Sağlık Hizmetleri Fiyatlandırma Komisyonu’nun incelemesine sunuluyor. İlacın ödenip ödenmeyeceğine bu kurul karar veriyor.
CHP Milletvekili Bulut ise, Meclis’te yaptığı savunu çalışmalarında, “Sağlık Bakanlığı bünyesinde Nadir Hastalıklar ve Yetim İlaçlar ile ilgili etkin bir birim oluşturulması gerektiğini ve bu birimin, dünya genelinde geliştirilen tedavi yöntemlerini, ilaçlar aktif bir biçimde takip etmesi, dünyadaki birikimlerden yararlanarak bir veri bankası oluşturulması, ilaca ulaşım konusunda hasta ve hasta yakınlarına destek sağlanması gerektiğini” ifade ediyor.
Bulut’a son dönemde gelen elektronik posta ve telefonların çoğu nadir hastalıkların tanı ve tedavisi ve ilaca erişimle alakalı olup, hasta ve hasta yakınları bürokratik engeller ve ilacın pahalılığı nedeniyle ciddi sıkıntı yaşandığı iletiliyor.
Özel tedavi gerektiren SMA, MS, ALS gibi nadir görülen hastalıklar, özel klinik koşullarında tedavi edilebiliyor. Ancak hastalığa yakalanan kişilere doğru teşhis konması için bu konuda uzmanlaşmış merkezlere de ihtiyaç duyuluyor.
euronews Türkçe’nin ulaşmaya çalıştığı birçok hasta, konunun hassasiyeti sebebiyle medyaya konuşmak istemediklerini dile getirdiler.
tamamı için kaynağa bakınız