Özlem Elver Karaçetin
Türkiye Vizyon 2023’e Giden Yolun Başaktörü Ar-Ge
W- Türkiye’de ilaç sektöründe faaliyet gösteren
şirketler, Ar-Ge mevzuatı ve hibe destek programları kapsamında sağlanan
vergisel teşvik ve desteklerden ne ölçekte faydalanıyor? Mevcut durumla ilgili
bilgi verebilir misiniz?
Ö.E.K- Türkiye’de 56’sı
çok uluslu olmak üzere 330 firma ilaç sektöründe faaliyet göstermektedir.
Haziran 2015 tarihli verilere göre Türkiye’de 187 tane Ar-Ge merkezi bulunmakta
olup, ilaç sektöründe Ar-Ge merkezi
belgesi sahibi şirketlerin sayısı tüm Ar-Ge merkezleri içerisinde %5,35’lik bir
orana sahip olduğu ve Ar-Ge merkezi belgesi sahibi ilaç şirketi sayısının 10
olduğu görülmektedir. Ar-Ge merkezi belgesine sahip olan
şirketler 5746 Sayılı Araştırma Ve Geliştirme Faaliyetlerinin Desteklenmesi
hakkındaki kanun kapsamında Ar-Ge
İndirimi, Gelir Vergisi Stopaj Teşviki, Sigorta Primi Desteği ve Damga Vergisi
İstisnası’ndan yararlanmaktadır.
2015 yılında Türkiye’de faal olan 44
Teknoloji Geliştirme Bölgesi’ndeki 3233 şirketten sadece %1’inin ilaç
sektöründe faaliyet gösterdiği belirlenmiştir. Bu durum
genellikle ilaç sektöründeki şirketlerin Ar-Ge ve yenilik faaliyetlerini kendi
üretim alanlarına yakın yerlerde yürütmeyi tercih etmelerinden
kaynaklanmaktadır. Teknoloji Geliştirme Bölgesinde faaliyet gösteren şirketler
4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu kapsamında kurumlar vergisi
kazanç istisnası ve personel ücretleri üzerinden vergisel teşviklerden
yararlanmaktadır. Bunun yanısıra Türkiyede ilaç sektöründe faaliyet gösteren
şirketler TÜBİTAK, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, TTGV, Kosgeb ve
Kalkınma Ajanslarından proje bazında farklı tutar ve oranlarda hibe destekler
almaktadır.
W- Türkiye’de ilaç sektöründe hangi tip
faaliyetler Ar-Ge faaliyeti olarak nitelendirilebilir?
Ö.E.K.- Türkiye’de Ar-Ge tanımının yapılması, Ar-Ge ve Ar-Ge desteği kapsamına
giren konuların belirlenmesinde OECD tarafından hazırlanmış olan Oslo ve
Frascati kılavuzlarındaki Ar-Ge ve yenilik tanımları referans alınmaktadır.
Yenilik tanımlarının yapıldığı Oslo Kılavuzu’na göre, önemli derecede
iyilleştirilmiş etkileri bulunan yeni ilaçların geliştirilmesi ürün yeniliği
olarak nitelendirilmektedir. Araştırma ve deneysel geliştirme tanımının
yapıldığı Frascati Kılavuzuna göre ilaç alanında klinik çalışmaların 1.,2. ve
3. aşamaları Ar-Ge kapsamına dahil edilebilmekle beraber, 4. aşama klinik
deneyleri sadece daha ileri düzeyde bilimsel veya teknolojik ilerlemeye sebep
olması halinde Ar-Ge olarak kabul edilmektedir. Ayrıca, 5746 Sayılı Kanunun
Uygulama Yönetmeliği kapsamında, ilaç üretim izni öncesinde en az 2 aşaması
yurt içinde gerçekleştirilmeyen klinik çalışmalar ile üretim izni sonrasında
gerçekleştirilen klinik çalışmalar Ar-Ge ve yenilik sayılmayan faaliyet olarak
nitelendirilmiştir.
W- Son yıllarda ilaç sektörüne özel teşvik
programları geliştirildiğini görüyoruz. Bunlara örnek verebilir misiniz?
Ö.E.K.-Türkiye’de ilaç sektöründe Ar-Ge ve yenilik faaliyeti yürüten şirketler,
ülkemizde yürürlükte olan Ar-Ge mevzuatı ve hibe destek programları kapsamında
sağlanan vergisel teşvik ve desteklerden yararlanabilmektedir. Söz konusu
teşvik ve desteklerden en çok Ar-Ge merkezi belgesi alınarak, teknoloji
geliştirme bölgelerinde konumlanarak ve/veya kamu kurum ve kuruluşları ile
kanunla kurulan vakıflar tarafından veya uluslararası fonlarca desteklenen
Ar-Ge ve yenilik programları kapsamında nakit destek sağlanmak suretiyle
yararlanılmaktadır. Bunlara ek olarak 5746 sayılı Araştırma ve Geliştirme
Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanunda yapılan değişik sonucunda Ar-Ge
merkezlerinde istihdam edilebilecek en az tam zaman eş değer Ar-Ge personeli
sayısı 50’den 30’a düşürülerek Ar-Ge ve yenilik faaliyeti yürüten şirketlerin
bu alandaki teşviklerden daha fazla yararlanması hedeflenmiştir.
Öte yandan “Sağlık Teknolojileri” alanının Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu’nun
(BTYK) belirlemiş olduğu öncelikli alanlardan birisi olması nedeniyle TÜBİTAK
1511 Öncelikli Alanlar Araştırma Teknoloji Geliştirme ve Yenilik Projeleri
Destekleme Programı kapsamında sağlık teknolojileri alanında dönemsel olarak
çağrılar açılmaktadır. Türkiye’nin 2023 stratejik vizyonu çerçevesinde
özellikle onkolojik, biyoteknolojik ve kan ürünlerinin geliştirilmesine yönelik
projeler öncelikli olarak desteklenmektedir. Buna ek olarak TÜBİTAK tarafından
koordine edilen “1007 Kamu Kurumları Araştırma ve Geliştirme Projelerini
Destekleme Programı” ile “1003 Öncelikli Alanlar Ar-Ge Projeleri Destekleme
Programı” kapsamında ilaç sektörü ile ilgilli çağrılar yayımlanmaktadır. Öte
yandan uluslararası alanda ise Horizon 2020 programı kapsamında “Sağlık,
Demografik Değişim ve Refah” alanında ilaç sektörüne yönelik proje teklif
çağrıları açılmaktadır.
W- Türkiye’nin 2023 vizyonunda ilaç sektörünün önemi nedir? Bu hedeflere
ulaşılabilmesi için öncelikli ihtiyaç alanları nelerdir? Hangi alanda ciddi bir
yatırım ihtiyacından bahsedebiliriz?
Ö.E.K- Türkiye 2023 yılı için belirlediği vizyon çerçevesinde 1,5 trilyon $
GSYİH’ye ulaşarak dünyanın 10. büyük ekonomisi olmayı hedeflemektedir. 2023
vizyonu kapsamında Türkiye ilaç sektörünün amacı, Ar-Ge yetkinliğini
geliştirerek, yüksek katma değerli üretimini artırarak küresel ölçekte Ar-Ge ve
üretim merkezlerinden biri olarak uluslararası rekabet gücüne sahip net
ihracatçı konumuna gelmesidir. Bu hedeflere ulaşmak adına onkolojik ürünler,
biyoteknolojik ürünler ve kan ürünleri öncelikli ihtiyaç alanları olarak
belirlenmiştir. Bu kapsamda Horizon 2020 çerçeve programları sağlık ve
hastalıkların anlaşılması, sağlığın geliştirilmesi hastalıkların önlenmesi,
hazırlık ve tarama, teşhisin iyileştirilmesi, yenilikçi tedavi yöntemleri ve
teknolojileri, aktif ve sağlıklı yaşlanma, entegre sağlık hizmeti sunumu ve
sağlık verilerinin yayılımı, iyileştirilmesi konularına odaklanmaktadır.
Bununla birlikte ilaç endüstrisinin ayırt edici özelliklerinden birisi olan
teknolojik değişimlerin ürünlere çok hızlı bir şekilde yansıması sektördeki
pazar paylarının hızla değişmesine sebep olabilmektedir. Sektörde faaliyet
gösteren şirketler pazardaki rekabet gücünü korumak amacıyla sürekli yeni ürün
geliştirme ve var olan ürünlerin etkinliğini ve kullanım alanlarını artırmak
için Ar-Ge ve yenilik faaliyetlerine ağırlık vermelidir. Son yıllarda yabancı
yatırımcılar da bu alandaki potansiyelini farkederek Türk ilaç sektörüne
birleşme, satın alma, stratejik ortaklık ve sıfırdan yatırım da
gerçekleştirmektedir.
W- Bölgesel olarak baktığımızda Türkiye’nin hangi bölge, şehirlerinde yatırım
alanları görülüyor?
Ö.E.K.-Türkiye’de ilaç sektöründe faliyet gösteren firmaların çoğu İstanbul
Kocaeli ve Tekirdağ başta olmak üzere ağırlıklı olarak Marmara Bölgesi’ nde
faliyetlerini sürdürmektedirler.
W- Paylaşımınız için teşekkürler
Türkiye’de İlaç Sektörüne Yönelik Ar-Ge Destek ve Teşvikleri Raporu