Ana Sayfa Manşet “Türkiye’de inme görülme sıklığı artmaktadır”

“Türkiye’de inme görülme sıklığı artmaktadır”

Prof. Dr. Mehmet Akif Topçuoğlu, Türk Nöroloji Derneği Başkanı

Dünya İnme Gününde inmenin ciddiyetine ve giderek artan görülme sıklığına dikkat çekmek amacıyla çeşitli aktiviteler yapılıyor. Bu hem inme hakkında toplumsal bilgilenme ve farkındalığın yükseltilmesi hem de inme organizasyon ve tanı/tedavi araştırmalarına finansman sağlamak için son derece önemlidir. Her yıl bir “İnme günü” düzenleme fikri 2006 yılında Dünya İnme Örgütü (WSO) tarafından hayata geçirilmiştir. Geçen süreçte bu günün mottosunun ana ekseninin “İnme önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalıktır.” olduğunu diyebiliriz.

İnme nedir? Sonuçları nelerdir?

İnme beyinde damar tıkanması veya kanama olması demek oluyor. Olguların çoğu (beşte dördü) tıkanmadır. İnme hastada birden bire yeti ve işlev kaybına neden oluyor. Yürümek, konuşmak, görmek, kontinans, hissetmek, hareket ve yemek/içmek gibi en temel işlevlerin inme sonucu kaybedilmesi söz konusu olabilir. İnme erişkinlerin en önemli sakatlık ve yaşam kalitesi kaybı nedenidir. Ülkemizde bu açıdan birinci sırada geliyor. İnme tüm dünyada en sık ölüm nedenleri arasındadır. Ülkemizde de ölüm nedenleri sıralamasında üçüncü ve dördüncü olarak yer almaktadır.

Türkiye’de inme görülme sıklığı artmaktadır.

Türkiye güncel nüfusu yaklaşık 86,5 milyon olup 2020 yılı için erkeklerde ortalama yaşam süresi 76 kadınlarda 81 yıldır. Dünya Global Hastalık Yükü çalışmasının 2019 verileri temelinde ve en düşük tahmin seviyesi ile Türkiye’de 2019 yılı içerisinde en az 125.000 inme vakası olup inme geçirmiş kişi sayısı 1-milyonun üzerindedir.  Sıklık son 20 yıl içinde neredeyse iki katına çıkmıştır.

Bir daha ifade edersek: Türkiye’de inme sıklığı giderek artmaktadır. Bu artışın nedenlerinden biri kuşkusuz nüfusunun hızla yaşlanmasıdır. Demek ki inme sıklığının yakın gelecekte azalması beklenmemelidir. O halde Hazırlıklar da bu gerçek hesaba katılarak yapılmalıdır.

İnme tedavi edilebilir bir hastalıktır.

İnme tedavisi olan akut bir hastalıktır. Ama tedavinin başarısı zamana bağlıdır. İlk saatlerde başarı ile tedavi edilebilen inmede zaman geçtikçe başarı şansı yitirilir. Beyin damarı tıkanmasının ilk 4,5 saatinde damar içine verilen pıhtı çözücü ilaçlarla inmeyi tedavi etmek mümkündür. Beynin büyük damarlarının tıkanmasında ilk 6 saat içinde, ama bazı hastalarda daha uzun süreler içinde, anjio ile girilerek pıhtıyı dışarı almak veya eritmek suretiyle damarı açmak mümkündür. Unutulmaması gereken ne kadar erken davranılırsa damarın açılması ile başarılı sonuç elde etme şansı, yani hastada meydana gelmiş olan kayıpların düzeltilmesi, o kadar yüksek olasılıkta olacaktır.

İnmeden ne zaman şüphe etmeliyiz?

İnme geçirdiğimizi ne zaman düşünmeliyiz? Yüzde kayma, konuşma bozukluğu veya kolda kuvvetsizlik olunca büyük olasılıkla bu bir inmedir. Bu durumda mutlaka inmeden şüphe edilmelidir.

İnme şüphesinde ne yapılmalı?

Hiç vakit geçirmeden ve tereddüt etmeden 112 aranmalıdır. Şunu unutma “Eğer yüzde kayma, konuşma bozukluğu veya kolda kuvvetsizlik varsa sakın evde kalma, derhal 112’yi ara!”

Türkiye’nin akut inme sevk ve idare sistemi

Türkiye’de inme yönergesi 18. Temmuz.2019’da yayınlanmış olup pandeminin hemen sonrasında etkili bir sistemin hayata geçirilmiş olduğunu görüyoruz. Gün itibarıyla 61 inme merkezi ve 62 inme ünitesi olarak toplamda 123 hastane tescil edilmiş olup ülkedeki kapsama oranı %90’ı geçmiştir. Bu merkez ve ünitelere her ay bir iki eklenme olmaktadır. Yani ülkemizde hangi hastanelerin inme tedavi edeceği ve bunu nasıl yapacağı detaylı ve iyi belirlenmiş kurallara bağlanmıştır. Anjio ile tedavi yapabilen nöroloji uzmanı sayısı ellileri geçmiştir. Bir kişi kendi veya yakınının inme geçirdiğini düşünürse derhal 112’yi aramalıdır.

İnme önlenebilir bir hastalıktır.

Hiç inme geçirmemenin yolu sayılarımızı bilmekten geçiyor. Sadece boy ve kilo değil kan basıncı, kolesterol ve kan şekeri de öğrenilmeli, takip edilmeli ve her daim hedef değerlerde tutulmalıdır. Orta yaşlardan başlayarak düzenli aralıklarla sağlık kuruluşlarına damar sağlığı kontrolü için gidilmelidir. Bu sadece inmeye karşı değil, kalp hastalıkları başta olmak üzere her türlü damar hastalığına karşı koruyucu olacaktır. Ek olarak, damar sağlığının iyi olması Alzheimer dahil birçok kronik nörolojik hastalığın da yavaşlamasına yardım edecektir. İnme geçirmemek için sağlıklı beslenmeli, kullandığımız yağ ve tuz miktarını azaltmalı, meyve ve sebze miktarını ise artırmalıyız. Kilo almamalı, düzenli egzersiz yapmalı ve kendimizi stresten korumalıyız. Sigara içmemeli ve içirmemeliyiz. Alkolü ise hiç kullanmamalıyız. Bir de aşılarımızı olmalıyız. COVID ve diğer enfeksiyonlar inmenin tetikleyicileridir.

 

Prof. Dr. Mehmet Akif Topçuoğlu

Türk Nöroloji Derneği Başkanı

Hacettepe Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi

Sağlık Bakanlığı Akut İnme Bilim Komisyonu Üyesi