Uçuş sırasında yaşanılabilen kulak ağrılarının genellikle ciddiye alınmadığını belirten Kulak Burun Boğaz Hastalıkları uzmanı Doç. Dr. Mehmet İlhan Şahin, bu ağrıların çeşitli burun hastalıklarına işaret edebileceğini söyledi. Yaşanan ağrıların burunda iltihabi bir hastalık, yapısal bozukluk bazen de tümör belirtisi olabileceğini belirten Doç. Dr. Şahin, “Eğer hastalık süreci uzarsa bu problem, kulak zarında çökme, iç kulak hasarı hatta geri dönüşü olmayan işitme kaybına bile neden olabilir. Bu yüzden uçuşlarda sık sık kulak ağrısı ve kulak tıkanıklığı yaşıyorsanız acilen kulak burun boğaz uzmanına başvurun” uyarısında bulundu.
Uçuşlarda yaşanan kulak ağrısı, altta farklı sorunların işareti olabilir. Bu sorunlar ciddiyetine göre ameliyata varabilen tedaviler gerektirebilir. Bu nedenle uçuşlardaki kulak ağrısının ciddiye alınması gerektiğine işaret eden Yeditepe Üniversitesi Kozyatağı Hastanesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları uzmanı Doç. Dr. Mehmet İlhan Şahin, “Uçuşlarda yaşanan geçici kulak tıkanıklığının büyük bir önemi yok. Ancak tıkanıklık uzun sürüyor ve kulakta ağrı ortaya çıkıyorsa bu önemli burun ya da geniz hastalıklarının işareti olabilir” dedi.
Doç. Dr. Şahin bu sorunun nedenine ilişkin şunları anlattı: “Genizle kulak arasında uzanan ‘östaki tüpü’ kulağı havalandırır ve atmosferik basınç değiştiği sırada kulak basıncını dengeler. Yaşanan kulak ağrısı problemlerinin nedeni de tam olarak bu tüpün iyi çalışmamasına dayanıyor. Bu sebeple burunda iltihabi bir hastalık, yapısal bozukluk, geniz eti büyümesi, alerjik problem, tümör buna neden olabiliyor. Kulağında sık sık veya kalıcı tıkanma yaşayan, özellikle uçuşlarda kulak ağrısı yaşayan kişilerin kulak burun boğaz uzmanına muayene olmalarında yarar var.”
“Atmosfer Basıncının Değişikliği İç Kulakta Hasara Neden Olabilir”
Yalnızca uçuşlarda değil, herhangi bir araç yolculuğundaki ağrıların da dikkate alınması gerektiğini ifade eden Doç. Dr. Şahin, “Çoğunlukla uzun süredir burun tıkanıklığı olan kişiler, bir nevi burundan nefes almayı unuttukları ve mevcut durumlarına alıştıkları için yaşadıkları probleminin farkında olmuyor. Bu nedenle ‘kulak ağrısına’ dikkat etsinler. Aksi takdirde bu problem; süreç uzadıkça kulaklarında çökmelere, çok daha ciddi geri dönüşsüz işitme problemlerine yol açabiliyor.” dedi.
“Nezle Ya Da Gripseniz Mutlaka Uçuş Öncesi Tedavinizi Olun”
Doç. Dr. Şahin, “Nezle ya da grip olan kişilerin burnu tıkalıyken uçuş sırasında kulak ağrısı yaşaması normaldir. Bununla birlikte bu kişilerin de yolculuk öncesinden tedavi olmasında fayda var. Çünkü burun tıkanıklığının çok fazla olması durumunda, uçuş sırasında yaşanan kulak ağrısıyla birlikte, kulak zarı deliği ve iç kulakta hasar meydana gelebilir. Dolayısıyla özellikle düzenli olarak uçak yolculuğu yapan ve her uçuşta kulak ağrısı yaşayan kişilerde sorunun kronikleştiği anlamına gelebilir.”
“Ağrıyla Birlikte Baş Dönmesi Acil Durumu Gösterir”
Doç. Dr. Şahin, “Tedavi gecikirse kulak zarında çökme, kulakta iltihaplanma, kulak zarı delinmesi gibi problemler ortaya çıkıyor. Uçuş sırasında bir anda ağrı ortaya çıkar, beraberinde baş dönmesi de gelirse bu çok ciddi ve acil bir soruna işarettir. Böyle bir durumla karşılaşan kişilerin de uçuş sonrası bir an evvel acil servise başvurmaları gerekir.”
Uçuşlarda Bebek Ve Çocukların Ağlama Krizleri Önemsenmeli
Uçuşlarda çok sık karşılaşılan bir başka konunun da küçük çocukların yaşadıkları ağrı krizleri olduğunu hatırlatan Doç. Dr. İlhan Şahin, “Genellikle normal bir durum olarak algılansa da ebeveynlerin bu konuda dikkatli olmalarında fayda var. Eğer çocuk ya da bebekler çok ağlıyor ve hiçbir şekilde susmuyorsa mutlaka ciddiye alınmalı. Yaşadığı sorun kulak ağrısı kaynaklı olabileceği için bu şekilde uçuşlarda ciddi ağlama krizleri yaşayan çocuklar için hekime başvurulmasında fayda var” dedi.
Soruna Göre Cerrahi Teravi Yöntemleri Farklılaşıyor
Burnunda yapısal sorun olanlara cerrahi tedavi uyguladıklarını belirten Doç. Dr. Şahin, iltihabi ya da alerjik sorunlarda ilaç tedavisi uyguladıklarını söyledi. Doç. Dr. Şahin, farklı sorunlara yönelik gerçekleştirilen tedavilerle ilgili şu bilgileri verdi: “Özellikle büyük geniz eti olan ve kulak ağrısı, kulak tıkanıklığı, işitme kaybı sorunu yaşayan kişilerde ya da çocuklarda geniz etinin alınması, hatta kulak iyi havalanamıyorsa havalanması için ‘kulak tüpü’ uygulaması gibi cerrahi işlemler uyguluyoruz. Bunun dışında da burnun açılmasına yönelik ilaç tedavisi uyguluyoruz. İlaç tedavisi yeterli gelmezse de kemik, kıkırdak eğrilik düzeltilmesine, büyümüş etlerin alınmasına ya da küçültülmesine yönelik cerrahi tedavilerin uygulanması gerekiyor. Kulağında sürekli tıkanıklık problemi yaşayan kişilerde kulağın havalandırılmasına yönelik tüp tedavisi gibi uygulamalar olduğu gibi bunun dışında balonla tıkalı olan östaki borusunun açılması gibi yöntemler de söz konusu. Bu yüzden burun problemi dışında, kronik östaki tüpü sorunu yaşayan ve buna bağlı olarak işitme kaybı sorunu yaşayan kişilerde de östaki tüpünün balonla genişletilmesi ameliyatı gerekli olabiliyor.”
“Hasta Tedavi Sonrası Hemen İşine Başlayabilir”
Tedaviye yönelik uygulanan cerrahi yöntem ve tekniklerin giderek geliştiğinin altını çizen Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri KBB Hastalıkları uzmanı Doç. Dr. Şahin son olarak şunları söyledi:
“Özellikle problemlerini düzeltmeye yönelik endoskopik yöntemlerle kısa süreli prosedürler bulunuyor. Uygulama sonrasında hastalara önemli bir konfor sağlanabiliyor. Ameliyat sınasında tampon uygulanmayan endoskopik işlem sonrasında hasta aynı gün taburcu olabiliyor. Bununla birlikte, kulaktaki tıkanıklığın açılmasına yönelik uyguladığımız ‘endoskopik tüp genişletme ameliyatları’ sonrasında da hasta ertesi gün iş başı yapabiliyor.”
Her tıkanma için cerrahi uygulanmasa da cerrahi ihtiyaç duyan hastaların bu konuda yaşadıkları tedirginlik nedeniyle ameliyatı geciktirmemeleri gerektiğinin altını çizen Doç. Dr. Şahin, “Hastayı ameliyat olmak değil, hastalığın kendisi tedirgin etmelidir. Bu nedenle bir sorun yaşanıyorsa mutlaka bir uzmana başvurulmalı.”