Yapılan bir araştırmada, yaygın olarak kullanılan lokal anestezik ilaç olan lidokainin, baş ve boyun kanserlerinde anti-kanser etkisi gösterdiği ortaya çıktı. Düşük maliyeti ve kolay bulunabilirliği sayesinde ilaç tedaviye dahil edilebilir.
Pensilvanya Üniversitesi Tıp Fakültesi’ndeki araştırmacılar tarafından yürütülen bir araştırma, lidokainin bazı kanser hücrelerinin ölümüne nasıl sebep olduğuna dair uzun süredir devam eden gizemi çözdü.
Araştırmacılar çalışmalarında, ameliyattan önce tümörün çevresine lidokain enjekte edildiğinde meme kanserinden hayatta kalma oranının arttığını buldu.
HNSCC’lerin hücre hatlarını kullanan araştırmacılar, lidokainin T2R14 reseptörünü aktive ederek kanser hücrelerinin yol açtığını buldu.
Spesifik olarak, ilacın aktivasyonu mitokondriyal kalsiyum aşırı yüklenmesine neden oldu, mitokondriyal membranı depolarize etti ve HNSCC hücre canlılığını önemli ölçüde azalttı. Aynı zamanda reaktif oksijen türlerinin (ROS) üretimine de neden oldu ve bu da mitokondriyal fonksiyon bozukluğuna ve hücresel strese işaret ediyor.
Verileri ayrıca lidokainin proteazomal bozulmayı inhibe ettiğini de ileri sürdü. Proteazom, hücreyi binlerce kısa ömürlü, hasarlı, yanlış katlanmış veya başka şekilde geçerliliğini yitirmiş proteinlerden arındırır. Proteazomal aktivite inhibe edildiğinde, yıkıma yönelik proteinler birikir ve bu da apoptozu tetikleyebilir. Lidokain kaynaklı proteazom inhibisyonu, ROS üretimi veya T2R14 sinyali inhibe edildiğinde tersine çevrildi; bu, proteazom inhibisyonunun, T2R stimülasyonundan, aşağı yönde mitokondriyal fonksiyon bozukluğundan ve ROS’tan kaynaklandığını düşündürmektedir.
HNSCC’lerin avantajı, etkilenen bölgelere kolayca erişilebilmesidir, böylece lidokain, enjekte edilebilir veya topikal bir antikanser tedavisi olarak klinik olarak uygulanabilir.
Çalışmayı yürüten Robert Lee, “Yıllardır bu araştırmayı takip ediyoruz ancak lidokainin, kanserlerde çoğunlukla yüksek düzeyde eksprese edilen tek reseptörü hedef aldığını görünce şaşırdık”
Çalışma ayrıca T2R14’ün, şu anda HNSCC’nin baskın formu olan HPV ile ilişkili HNSCC’lerde özellikle yükseldiğini ortaya çıkardı. HPV ile ilişkili HNSCC’lerin standart bakımına lidokain eklenmesini test etmek için bir klinik çalışma planlanmakta.