Bilim adamları yutulan plastik atıklarının canlılarda yol açtığı ‘plastikoz’ adını verdikleri yeni bir hastalık buldu. Yapılan çalışmada, yabani hayvanlardaki patolojik etkilerinin ilk kez belgelendiği hastalık, plastiğin yumuşak dokuyu tekrar tekrar zedelemesi sonucu ortaya çıktığı kanıtlandı.
Birleşik Krallık Doğa Tarihi Müzesi ve Adrift Lab’deki bilimadamları tarafından yapılan araştırmada yutulan plastiğin vahşi hayvanlarda patolojik etkilerinin ve miktarını ilk kez belgelediği belirtildi. Keskin plastik parçaların bazı deniz kuşlarını kelimenin tam anlamıyla içeriden ayırabileceğini gösterdigi ve bilim insanlarının birden fazla türün sağlığı konusunda endişe ettıkleri kaydedildi.
Yapılan çalışmada, plastiğin, vahşi, serbest yaşayan hayvanlarda doğrudan ciddi, organ çapında skar dokusu oluşumunu veya” plastikozu “indükleme yeteneğini açıkça gösterdigi kanıtlandı. “Plastik emisyonları artmaya devam ettikçe ve küresel olarak tüm ortamlarda plastik kirliliği giderek yaygınlaştıkça, tüm canlıları plastiğe maruz kalması kaçınılmaz hale geldigini belirten bilimadamları, Plastik kirliliğinin, besin ağının hemen hemen her seviyesinde 1.200’den fazla deniz türünü etkilediği belirtildi.
Araştırmacılar “Yutulan plastiğin neden olduğu fiziksel hasar söz konusu olduğunda, et ayaklı yelkovanlar (Ardenna carneipes) kömür madenindeki kanaryalardır. Pembe ayaklı bu koyu kahverengi kuşlar, doğu Avustralya kıyılarının yaklaşık 600 kilometre açığında küçük ve uzak bir kara parçası olan Lord Howe Adası’nda yuva yaparlar. İnsan uygarlığından çok uzak olmasına rağmen, Lord Howe’da yumurtadan çıkan civcivlerin çoğu, tamamen bizim suçumuz gibi görünen yavaş ve hastalıklı bir ölüme maruz kalıyor.”
Otopsi için alınan kuşun midesinin plastik ile dolu olduğu ve şişerek neredeyse parçalanmak üzere oldugunu görduklerini kayda ğeçen Otopsiyi yapan bilim adamları, toplamda 202 plastik parça saydıklarını ve bu durumu ıse istisnai bir durum olmayıp Lord Howe adasındaki nekropsi yapılan kuşların yaklaşık yüzde 90’ının midelerinde plastik oldugunu kanıtladıklarını kaydettiler.
Plastikle dolu deniz kuşu midelerinde gözlemlenen sürekli yara izi ve kronik iltihaplanma, bilim adamlarının bunun spesifik bir fibrotik hastalık olduğunu düşünmesine neden oldu.
Kirleticilerden kaynaklanan doku hasarıyla da belirgin olan silikoz ve asbestoz gibi diğer fibrotik hastalıklarla aynı çizgide kalması için buna ‘plastikoz’ adını verdiler, ancak bu vakalar akciğerlerde de hasar meydana geliyor. Midede plastik kirliliğinden kaynaklanan hasar ancak son iki yılda tespit edildi ve bu araştırmaların çoğu laboratuvarda kemirgenler arasında gerçekleşti.
Test edilen plastik parçalar, vahşi oldukları için uygun şekilde yıpranmamıştır. Bununla birlikte, laboratuar çalışmaları, yaklaşık 5 milimetre büyüklüğündeki keskin, yutulmuş makroplastiklerin sindirim sistemlerini bloke edebildiğini, ülsere veya delinebildiğini ve aynı zamanda beslenme davranışını azalttığını göstermiştir.