Geçtiğimiz günlerde, zayıflama çayı kullanımı nedeniyle organ nakli olmak zorunda kalan bir hastanın hikayesi basında yer aldı. Bu tür olaylar sık sık gündeme gelmesine rağmen, maalesef bu ürünlere yönelik denetimler yetmiyor ve toplum gereken dersleri çıkarmıyor.
Zayıflama ürünleri, Sağlık Bakanlığı yerine Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan onay alarak piyasaya sürülüyor. Bu nedenle marketlerde ve internet üzerinden rahatlıkla satılıyor ve reklamları yapılıyor. Ancak bu ürünler; karaciğer, böbrek, kalp hastalıkları gibi birçok ciddi sağlık sorununa neden olabiliyor.
Tüm Eczacı İşverenler Sendikası (TEİS) Genel Başkanı Ecz. Nurten Saydan, konuyla ilgili yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Zayıflama ürünleri ve özellikle zayıflama çayları ciddi sağlık riskleri barındırıyor. Ruhsatsız ve kontrolsüz bir şekilde piyasaya sürülen bu ürünler, halk sağlığına ciddi tehdit oluşturuyor. Ruhsatlandırma ve denetim süreçleri düzene girmediği sürece, bu tür ürünler ölüm saçmaya devam edecek.”
Zayıflama çayları kalıcı hasarlara yol açabilir
Saydan, zayıflama çaylarının müshil ve idrar söktürücü etkileriyle vücutta ciddi sıvı kaybına yol açtığını ve bunun da kalıcı sağlık sorunlarına neden olabileceğini belirtti:
“Bu ürünler, kalp krizi, inme, nöbet, karaciğer ve böbrek yetmezliği gibi ciddi sorunlara yol açabilir. Maalesef, toplumda bitkisel ürünlere yönelik yanlış bir “güven” algısı var. Ancak bu ürünlerin içeriği kontrol edilmediği sürece, sağlık sorunları kaçınılmazdır.”
‘Yüzde 100 doğaldır’ etiketine kanmayın!
Saydan, tüketicilerin reklamların yanıltıcı ifadelerine aldanmamaları gerektiğini de vurguladı:
“Ürünlerin üzerindeki ‘yüzde 100 doğaldır’ gibi ifadeler yanıltıcı olabilir. ‘Açlık hissini bastırır, ödem atmaya yardımcı olur, toksinleri temizler’ gibi ifadelerle sunulan bu ürünler sağlığınıza zarar verebilir, hatta ölümlere neden olabilir. Halk sağlığı adına, bu tür ürünlerin Sağlık Bakanlığı tarafından ruhsatlandırılması ve denetimlerin sıkılaştırılması şarttır.
Ayrıca, bu ürünlerin denetimi ve içerik analizi, etkinlik ve güvenilirlik açısından daha sıkı kontrollerle yapılmalı. Piyasadaki ürünlerin içeriği analiz edilerek belirtilen içeriklerle uyumlu olup olmadığı tespit edilmelidir. Bu, halk sağlığı için kritik bir gerekliliktir.
Denetimlerin arttırılması vatandaşların da bilinçlendirilmesi gerekiyor
TEİS olarak tüm vatandaşları sağlıklı ve bilinçli ürün tüketimine davet ediyoruz. Bu tür tehlikeli ürünlerin yaygınlaşmaması adına bu ürünlerin Sağlık Bakanlığı’ndan ruhsatlandırılarak doktor tavsiyesiyle eczanelerden verilmesi sağlanmalı.”
TEİS BASIN BÜROSU
